Zayıflama Hipnozu III

 
Zayıflama Hipnozu III Zayıflama Hipnozu III

Kızgınlıklarını, korkularını, endişelerini, kırgınlıklarını giderecek, iradesini güçlendirecek telkinler bilinçaltına yerleştirilir. Bilinçaltı zihin, çözülmemiş olumsuz duygulara bağlı anıları bastırmakla da görevlidir. ©Onedio. Bilinçli olarak hissedilmelerine karşın duyguların merkezi bilinçli zihin değildir. Tüm anılarımızı düzenlerBilinçaltı zihin, sinir sisteminde -bedende- saklanan tüm anıları düzenler. Çözülmemiş olumsuz duygu, anının içeriğinin, duygunun yoğunluğunu da kapsayacak biçimde bastırılmasına yol açabilir. 1960 yılında Carl Pribram, beyindeki depolama alanını tüm vücuda yayan teorisiyle anıların sinir sisteminde holografik bir biçimde depolandığını söylediğinde Nobel Ödülü’nü kazandı. Buradaki vurgu, “çözülmemiş” üzerinedir. Anının sunulduğu zaman, bilinçli zihin duyguları akla uydurarak serbest bırakabilirse anı, olumsuz duygulardan arındırılabilir. Hipnoz yöntemiyle kişi gevşer, rahatlar ve gerçekte olmak istediği kişiye; özbenliğine kavuşur. Bu bilinçaltı zihnin yapması “gereken” bir sonraki işlevdir ve uzun dönemli bir işlev olabilir. Kilo almamızın nedeninin bilinçaltımıza yerleşen stres, kaygı, korku ve endişe olduğunu öğrendiğimize göre, buna yönelik yöntemler uygulayabiliriz. YouTubeTwitterInstagramBu makalede öne sürülen fikir ve yaklaşımlar tamamıyla yazarlarının özgün düşünceleridir ve Onedio'nun editöryal politikasını yansıtmayabilir. Bu bir kısa dönem işlevidir, ancak uzun dönemde bilinçaltı zihin bu anıları serbest kalmaları için sunmayı dener; çünkü bastırılmış duygular beden için iyi değildir. Duyguları serbest bırakmak için bastırılan anıları sunar Bastırılan anılar, daha sonra hapsolan olumsuz duyguları kurtarmak için sunulur. Bazı durumlarda bilinçaltının yaptığı budur. Bu anıları düzenlerken depolanmış anılara işaret eden di- zinler kullanır ve böylelikle anılara erişimimizi kolaylaştırır. Anımsarsanız, 1957’de bir kadının kafasına takılan bir elektrotla deneme yaptılar ve kadın çok küçük bir çocukken yaşadığı doğum günü partisiyle ilgili her şeyi anımsadı. Elbisesinin tenine dokunuşunu, doğum günü pastasının tadını ve kokusunu, annesinin ve arkadaşlarının nasıl baktıklarını ve benzeri detayları sanki o an oradaymış gibi anımsadı. “Gereken” tırnak içinde belirtilmiştir, çünkü birkaç durumda ve bilinçli zihnin hoşlanmadığı zamanlarda, bilinçaltı zihin, anıları kurtarmak üzere serbest bırakmak yerine bastırılmış bir şekilde tutmaya devam edecektir. Duyguların merkeziBilinçaltı zihin, duyguların merkezidir. Anıların bu şekilde düzenlenmesinden ve onlara erişilmesinden sorumlu olan bilinçaltı zihindir. Olumsuz duygulara bağlı çözülmemiş anıları bastırırİşte burası bazı ilginç çelişkilerin başladığı yerdir. 1957’de yapılan Penfield araştırmasına göre, olan her şey sadık bir biçimde belleğimize kaydedilir. Zaman çizgimiz de bu dizinlerden biridir; değerlerinizin düzenlenmesi de bilinçaltı zihninizin kullandığı dizinlerden bir diğeridir. Bunlardan biri de hipnozdur. Sonuç olarak; kişi hipnoz seansından sonra, uyuşturucu olarak kullandığı aşırı yemek yemekten vazgeçer!Bilinçaltı zihin, anıların depolanmasını programlar. Bastırılan olumsuz duygular vücuda hapsolmuştur ve birçok durumda vücuttaki sinir yollarının akışını engelleyecek bariyerler oluşturabilir. Gerçek isteklerine ve arzularına yönelir. Bunun sonucunda nörofizikçiler, 1957’de bize olan her şeyin tüm ayrıntılarıyla beynimize kaydedildiği gerçeğini kabul ettiler. Bastırılan duyguları korumak için bastırmaya devam eder Bilinçaltı zihnin, anıları bastırılmış biçimde tutmak gibi bir seçeneği de vardır. Vücudu çalıştırır/kontrol ederBilinçaltı zihne aynı zamanda “vücudun zihni” ya da “zihin-vücut” adı da verilir ve bu işlevi yürütürken bilince vücudun yönetilmesi için direktifler verir. Bilinçaltı zihin tarafından üretilir ve sürdürülürler, onun sorumluluğu altındadırlar. Anı, dokunulmamış duyguyla çözülene kadar bastırılacaktır.

Zayıflama Hipnozu III

Zaman çizgimiz de bu dizinlerden biridir; değerlerinizin düzenlenmesi de bilinçaltı zihninizin kullandığı dizinlerden bir diğeridir. Bunun sonucunda nörofizikçiler, 1957’de bize olan her şeyin tüm ayrıntılarıyla beynimize kaydedildiği gerçeğini kabul ettiler. Gerçek isteklerine ve arzularına yönelir. Vücudu çalıştırır/kontrol ederBilinçaltı zihne aynı zamanda “vücudun zihni” ya da “zihin-vücut” adı da verilir ve bu işlevi yürütürken bilince vücudun yönetilmesi için direktifler verir. Kilo almamızın nedeninin bilinçaltımıza yerleşen stres, kaygı, korku ve endişe olduğunu öğrendiğimize göre, buna yönelik yöntemler uygulayabiliriz. Hipnoz yöntemiyle kişi gevşer, rahatlar ve gerçekte olmak istediği kişiye; özbenliğine kavuşur. Bazı durumlarda bilinçaltının yaptığı budur. Bilinçaltı zihin tarafından üretilir ve sürdürülürler, onun sorumluluğu altındadırlar. Bunlardan biri de hipnozdur. Anıların bu şekilde düzenlenmesinden ve onlara erişilmesinden sorumlu olan bilinçaltı zihindir. Bastırılan olumsuz duygular vücuda hapsolmuştur ve birçok durumda vücuttaki sinir yollarının akışını engelleyecek bariyerler oluşturabilir. Olumsuz duygulara bağlı çözülmemiş anıları bastırırİşte burası bazı ilginç çelişkilerin başladığı yerdir. “Gereken” tırnak içinde belirtilmiştir, çünkü birkaç durumda ve bilinçli zihnin hoşlanmadığı zamanlarda, bilinçaltı zihin, anıları kurtarmak üzere serbest bırakmak yerine bastırılmış bir şekilde tutmaya devam edecektir. 1960 yılında Carl Pribram, beyindeki depolama alanını tüm vücuda yayan teorisiyle anıların sinir sisteminde holografik bir biçimde depolandığını söylediğinde Nobel Ödülü’nü kazandı. Sonuç olarak; kişi hipnoz seansından sonra, uyuşturucu olarak kullandığı aşırı yemek yemekten vazgeçer!Bilinçaltı zihin, anıların depolanmasını programlar. Bilinçaltı zihin, çözülmemiş olumsuz duygulara bağlı anıları bastırmakla da görevlidir. Kızgınlıklarını, korkularını, endişelerini, kırgınlıklarını giderecek, iradesini güçlendirecek telkinler bilinçaltına yerleştirilir. 1957’de yapılan Penfield araştırmasına göre, olan her şey sadık bir biçimde belleğimize kaydedilir. Bu bilinçaltı zihnin yapması “gereken” bir sonraki işlevdir ve uzun dönemli bir işlev olabilir. Duyguların merkeziBilinçaltı zihin, duyguların merkezidir. Tüm anılarımızı düzenlerBilinçaltı zihin, sinir sisteminde -bedende- saklanan tüm anıları düzenler. Elbisesinin tenine dokunuşunu, doğum günü pastasının tadını ve kokusunu, annesinin ve arkadaşlarının nasıl baktıklarını ve benzeri detayları sanki o an oradaymış gibi anımsadı. Anı, dokunulmamış duyguyla çözülene kadar bastırılacaktır. Bu bir kısa dönem işlevidir, ancak uzun dönemde bilinçaltı zihin bu anıları serbest kalmaları için sunmayı dener; çünkü bastırılmış duygular beden için iyi değildir. ©Onedio. Anımsarsanız, 1957’de bir kadının kafasına takılan bir elektrotla deneme yaptılar ve kadın çok küçük bir çocukken yaşadığı doğum günü partisiyle ilgili her şeyi anımsadı. Anının sunulduğu zaman, bilinçli zihin duyguları akla uydurarak serbest bırakabilirse anı, olumsuz duygulardan arındırılabilir. Çözülmemiş olumsuz duygu, anının içeriğinin, duygunun yoğunluğunu da kapsayacak biçimde bastırılmasına yol açabilir. Duyguları serbest bırakmak için bastırılan anıları sunar Bastırılan anılar, daha sonra hapsolan olumsuz duyguları kurtarmak için sunulur. Buradaki vurgu, “çözülmemiş” üzerinedir. Bu anıları düzenlerken depolanmış anılara işaret eden di- zinler kullanır ve böylelikle anılara erişimimizi kolaylaştırır. Bilinçli olarak hissedilmelerine karşın duyguların merkezi bilinçli zihin değildir. YouTubeTwitterInstagramBu makalede öne sürülen fikir ve yaklaşımlar tamamıyla yazarlarının özgün düşünceleridir ve Onedio'nun editöryal politikasını yansıtmayabilir. Bastırılan duyguları korumak için bastırmaya devam eder Bilinçaltı zihnin, anıları bastırılmış biçimde tutmak gibi bir seçeneği de vardır.